Kayıp Sırlarıyla Prenses Diana Kitap Özeti
Kayıp Sırlarıyla Prenses Diana kitabı, tek solukta okuyabileceğiniz bir kitap olup Prenses hakkında bilinmeyenlerin perdesini size açacak.
Tüm dünyanın sevgisini kazanan ve bugün hala konuşulan ölümsüz prenses; Diana Spencer. Halk arasındaki adıyla Lady Diana’nın ölümünün üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen, Diana’nın neden hala konuşuluyor olduğunu hiç düşündünüz mü?
Diana belki de tanıyabileceğiniz kadın figürlerinin en güçlüsü. Gelin hayatına birlikte bir göz atalım. “Diana kimdir?” “Diana hakkında bilinmeyenler neler?”, “Diana öldü mü öldürüldü mü?” gibi sorularına cevap aranmaya çalışılan kitap Prenses Diana’nın Kayıp Sırları, Andref Morton tarafından kaleme alınmış olup Yakamoz Yayıncılık tarafından piyasaya sürülmüştür. Tek solukta okuyabileceğiniz Diana Kaf Kitap güvencesi ile sizlere sunulmaktadır. Netflix’in Ses Getiren Diana Belgeseli’nin Orijinal Metninden alınmıştır. Bu yazıda kitabın en çarpıcı yerlerinden Diana hakkında bilmek istediklerinize ulaşacaksınız.
Konu İçeriği
Prenses Diana Kimdir?
Diana Spencer 1961 yılında doğmuş, 36 yıllık hayatının tabiri caizse en zorlu süreçleri Prens Charles ile tanışmasıyla başlamıştır. Şöyle ki tüm dünyada konuşulan bir prens tabi ki o dönemlerde de özel hayatıyla gündemdeydi. O yılların en çok konuşulan aşklarından Prens Charles ve sevgilisi Camilla 1971 yılında bir maç sırasında tanıştılar. İlk görüşte birbirlerine aşık oldular ancak kraliyet ailesi bu ilişkiye onay vermedi ve geleceğin kralı için uygun eş olarak Camilla görülmedi. Bu durumu kabullenen Camilla başkasıyla evlendi. Prens evli olan sevgili Camilla’ya mektup yazarak bu ilişkiyi yeniden başlattı.
Prenses Diana’nın Evliliği
Prens Charles bir taraftan gizli aşkı ile ilişkisini yürütürken bir taraftan da artan evlilik baskısının artmaya başlamasıyla evlenmeye karar verdi. Üstelik evleneceği kişiye kralın zevklerini ve karakterini anlatmak görevini de sevgilisi Camilla üstlendi.
Diana ve Charles 1982 yılında tüm dünyanın konuştuğu, dillere destan bir düğünle evlendiler. Evliliklerinin ilk yılında sarayın katı kurallarına ayak uydurmakta oldukça zorlanan aynı zamanda da kendi karakterinden taviz vermek istemeyen Diana, Prens William’a hamile olduğunu öğrendiği zaman belki de son zamanların en mutlu haberini almıştı. Çünkü zorlu bir şekilde devam eden evlilik ve kraliyet ailesi baskısı onu fazlasıyla bunaltmıştı. Bu kadar sıkıntılı bir atmosferden ancak sosyal sorumluluk projelerine yönelerek kurtulabilmeyi düşündü ve kendisini sosyal sorumluluk projelerine adadı. Bir çok insanın hayatına dokunmak, onlara yardım etmek Diana için terapi etkisi gösteriyordu.
“Evliliğim o gün öldü.”
O yılların en çok konuşulan hastalıklarından biri AİDS’di. AİDS hastalarına yaklaşmanın dahi büyük skandal olduğu o dönemde Prenses Diana bir farkındalık oluşturarak onlarla yüz yüze iletişime geçti. Hep olduğu gibi bu defa da halktan alkışları almayı başarmıştı. Bu dönemde ikinci hamileliğinin haberini aldı ve verdiği röportajda Prens Harry’nin dünyaya gelmesi için yaptığı konuşma sırasında “Evliliğim o gün öldü.” cümlesini kullanmıştır.
Evliliklerinin ilk gününden itibaren Diana aldatıldı. Bu herkes tarafından bilinen bir gerçekti ki Prens Charles ve Camilla çiftinin telefon konuşmaları aynı yıl tüm kamuoyunun gündemine yerleşti
1981 St. Paul’s Katedrali’nde ihtişamlı ve dillere destan bir düğünle başlayan Charles ve Diana evliliği kraliyet ailesinin de kabul etmesiyle 1992 yılında tek celsede bitti. Ancak Diana ve Charles evliliği yıllarca konuşuldu.
1994 yılında Prens Charles, Diana ile olan evliliği hakkında verdiği bir röportajda “Bu evlilik üç kişilikti, o yüzden biraz kalabalıktı” ifadesini kullanarak Diana aldatıldı haberlerini birinci ağızdan onayladı.
Diana bu zorlu evliliğin ardından aradığı aşkı bulduğunu düşündüğü aşkı Pakistanlı kalp cerrahı Hasnat Khan‘da bulduğunu zannetti ancak kültürlerinin farlı olması ve sevgilisinin Müslüman olması nedeniyle bu ilişki bitti.
“Diana ile evlenmiş olsaydım hayatım cehenneme dönebilirdi”
Prenses Diana ile yaklaşık 2 yıl birliktelik yaşadığı ileri sürülen Pakistanlı kalp cerrahı Hasnat Khan yazılı yaptığı açıklamada, “Diana ile evlenmiş olsaydım hayatım cehenneme dönebilirdi” dedi. Diana’nın ölümü sonrası Lonrda’da yapılan soruşturma için gitmek istemeyen Khan, Diana ile normal bir ilişki yaşadıklarını, kendisi ve iki oğluyla sıklıkla görüştüğünü ancak Khan ve Diana olarak yollarına devam edemeyeceklerini çünkü normal bir evlilik yürütemeyecekleri konusunda aynı fikirde olduklarından ilişkilerini bitirdiklerini söylemiştir.
Prenses Diana’nın Ölümü
Bu ilişkisi bittikten sonra Diana Mısırlı iş adamı Al Fayed ile ilişkiye başladı. 1997 yılında Prenses diana ve Mısırlı Sevgilisi birlikte çıktıkları tatilden bir daha asla geri dönemediler. Geçirdikleri trafik kazası sonrası ikisi de hayatını kaybetti.
Diana her ne kadar kraliyet ailesinden ayrılsa ve kendi yolunda hayatını devam ettirmeye kararlı olsa da magazin muhabirleri onun hayatından çıkmamakta kararlıydı. Bu kazaya da magazin muhabirlerinin sebep olduğu yönünde iddialar yok değil. İngiltere halkı tarafından büyük üzüntüyle karşılanan bu ani ölüm nedeniyle 6 Eylül tarihinde 6 günlük yas ilan edilmiştir.
Tabi Diana’nın ölümü ile ilgili çok çarpıcı teoriler var. Bunlardan çoğu da bir suikast neticesinde öldürülmüş olduğu yönünde. Diana öldü mü öldürüldü mü hala netlik kazanamamış olsa da dikkatinizi çekecek bir bilgiyi vermeden geçemeyeceğiz.
MI5 (İngiliz İç İstihbarat Teşkilatı) Ajanlarından birinin yapmış olduğu çarpıcı açıklama daha doğrusu bir itiraf sonrası tüm dünyada yeniden Diana’nın ölümü gündeme geldi. Bahsedilen itirafı yapan İngiliz Ajan Hokpins : “Diana tek kadın kurbanımdı. Kraliyet ailesinden sadece ona süikast yaptım. O ölmeyi hak etmedi.” Şeklinde korkunç bir itirafta bulunmasına rağmen Diana öldü mü öldürüldü mü konusu kamuoyunda açıklığa kavuşturulamamıştır.
Tüm bunlar ve daha fazlası hakkında bilgi edinebileceğiniz Diana Kitabını sipariş etmek için tıklayın.